Beş yıl yurt dışında seyahat ettikten sonra Alex, Montreal'e geri döner. Yanındaki tek şey bir sırt çantası ve üzerinde eski bir kız arkadaşının adresinin karalanmış olduğu bir kağıt parçası. Bu adresin yıkılmış bir bina olduğu ortaya çıktığında, Alex kendini kaybolmuş gibi hisseder. Uzun yolculuğu bir moloz yığını ile sona erdi. Bir süreliğine, hayatın önüne çıkardığı her durumda sürüklenmesine izin verir. Ancak garip, canlı karakterler dizisiyle bir apartmana taşındığında, Alex umutsuzca kendini topraklamaya çalışır. İster prefabrik bir aile (Anne ile iki çocuklu bekar bir anne ile), ister "varsayılan" bir aile (komşuları) ya da "bekleyen" bir aile (Ayla ile, en iyi arkadaşının bekar eski kız arkadaşı). Ancak Alex, yerinde kalmak mı yoksa hareket etmek mi istediğine karar vermek zorunda. Tüm seçeneklerini açık tutmak istiyor - kaybolmadan önce.