New York dedektifi Jacob Kanon'un bir kızı var. Balayında mutlu bir cehalet içinde vahşice öldürülen güzel, yetenekli bir kız. Kısa bir süre sonra, İsveçli sanat eleştirmeni Dessie Larsson'ın masasına en tuhaf kartpostallar gelir... Avrupa'da, çiftler sonu belli olmayan kasıtlı şiddet eylemleriyle acımasızca katlediliyor. Tek ipucu, bir sonraki korkunç suçu haber veren, narsist bir katil tarafından görünüşte rastgele gazetecilere gönderilen resimli kartpostallardır. Hem avlananların hem de avcıların ortak perspektifinden bakıldığında, POSTACARD KILLINGS, insan ruhunun en korkutucu yönlerinin derinliklerine inerek Jacob ve Dessie'yi kaçışı olmayan bir kabusun içine çekiyor. Anlatı opera vahşeti ile patlarken, kahramanlarımız kendilerini imkansız bir seçim yapmak zorunda buluyor.