Mahsun evsiz ve işsizdir. İstanbul'un en güzel ve en eski semtlerinden biri olan Rumelihisarı'nda yaşıyor ve yerel balıkçıların yardımıyla hayatta kalmaya çalışıyor. Mahsun arabaları çok sever, geceleri çalar, sabahları temiz ve bakımlı olarak geri götürür. Olasılıklar ve imkansızlıkların tuhaf birlikteliğini vurgulamak için yaşıyor. Mahsun bu birliktelikte dostluk, güven, tek yönlü bir aşk ve işkence yaşar. Eski İstanbul sokaklarının açık hava tabutunda hayatta kalmakta ısrar ediyor.