Isabel ve Clara bir terör çağında büyüyorlar. Yıl 1492 ve İspanya, tüm Yahudilerin ya Katolikliğe dönüşmesi, sürgüne gitmesi ya da yargılanıp idamla karşı karşıya kalması gerektiğine karar verdi. Zorla vaftiz edilmelerine rağmen, kız kardeşler Venedik'e varana kadar Hıristiyan âleminde kovalanırlar. Zenginliğin hoşgörüyle kafiyeli olduğu bu büyük deniz imparatorluğunda, Isabel, Engizisyon'dan kaçan mülteciler için gizli geçitler düzenlerken Clara, Venedik soylusu Paolo Zane'e aşık olur. Isabel, ailesinin Yahudilerin özgürce yaşayabileceği tek yer olan İstanbul'a gitmesini ister, ancak Clara gitmeye isteksizdir. Isabel'in otoritesine meydan okur ve aile bağlarını koparmaya ve aşk için inancını feda etmeye hazırdır. Bu irade savaşına yakalanan Clara'nın kızı Victoria, babasını öldüren aynı inançla evlenmek üzere olduğunu öğrenir.